"Güzel müziği ayırt edemeyen insana, eşek kulağı yakışır" Apollon

28 Kasım 2010 Pazar

Marsyas'ın Not Defteri 27.11.2010

Gaziantepspor 1 – Trabzonspor 3

Trabzonspor zorlu Antep deplasmanında liderliği ne kadar hak ettiğini bir kez daha göstermiş oldu. Maç aslında Trabzonspor için tam bir klasik Hollywood senaryosu gibi başladı. İlk 15 dakika Antep’in etkili presi ve istekli oyunuyla çok fazla top kayıpları yapan Trabzonspor, daha maçın 3. dakikasında kornerden gelen bir pozisyonda yenik duruma düştü.

Gaziantepspor beklentinin çok üzerinde başlamasına rağmen etkili oyununu devam ettiremedi ve özellikle yediği ilk golden sonrada oyun disiplininden koptu diyebiliriz. Trabzonspor’un kadrosunda maçın kaderini değiştirecek bir çok oyuncu bulunuyor ve bu oyuncular arasındaki kimyayı Şenol hoca oluşturmuş durumda. Trabzonspor’un golleri genelde bireysel yeteneğe dayalı olmak yerine, defansı zorlayan organize ataklarla geliyor. Bu kadar etkili bir Trabzonspor karşısında pres yapıp topu Trabzon’un yarı sahasında kabul ettirmek gerekiyor. Antep’in etkili olduğu zamanlarda özellikle Popov ve Ivan de Souza’nın etkili oyunları Trabzon defansına zor anlar yaşattı. Antep’in maçı değiştiren adamı stoper mevkiisinde kaptan Yalçın’dı. Penaltı pozisyonunda yaptığı bireysel hatayı affetmeyen Trabzonspor, maçın devamında da Antep’e oyuna dahil olmasına izin vermedi.

Trabzonspor’da Selçuk ve Coleman maça kötü başlayınca, orta sahanın bütün yükü Jaja’nın üstüne binmiş oldu. Yaptığı asist ve attığı üçüncü golle Trabzonspor’un vazgeçilmez oyunculardan biri olduğunu gösteren Jaja, sezonun en iyi transferlerinden biri olduğunu gösteriyor. Maçda en çok takdir edilmesi gereken kişilerden biri hiç şüphesiz Şenol Hoca. Türkiye’ye gelen yabancı teknik direktörler en ufak bir kavgadan oyuncuları takımdan silerken, kendisine hakarette bulunan Engin’i takımının ihtiyacı olduğu için egosunu yenip oynattı. Alanzinho’nun etkisiz performansından dolayı ilk yarı Trabzon’un sol kanatı adeta yok gibiydi. Bunu gören Şenol hoca takıntı ya da ego dinlemeden Engin’i oyuna aldı ve oyun disiplininden kopan Antep karşısında üstünlüğünü korudu.

Öne Çıkanlar: Jaja, Burak, Ivan De Souza, Popov

İstanbul Büyükşehir Belediye 0 – Fenerbahçe 1

Fenerbahçe için rakiplerinin birbirleriyle oynayacağı ve liderin kazandığı bir haftada galibet zorunluluğu taşiyan bir maçtı. Beklendiği gibi zorlu geçen ve taraftarlar için Testere serisinin tüm filmlerini aynı anda izlemiş kadar gerilim dolu geçen maçtan 3 puana ulaşmayı başaran Fenerbahçe oldu. Abdullah Avcı son 3 sezon yakaladığı üstünlükle Fenerbahçe’yi en iyi çözen hocalardan biri olduğunu ispatladı. Maçın hakkı beraberlik olsa bile, bu üstünlüğünü hala kaybetmediğini de gösterdi.

Aykut Hoca’nın Gökay’ı ilk on birde oynatması hafta içi bahsettiği Fenerbahçe ruhuna ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Cristian – Gökay ikilisi maç boyunca yardımlaşarak İBB’li oyunculardan bir çok top çaldılar. İlerleyen haftalarda Emre takıma katıldıktan sonra Gökay ile birlikte Aykut Hoca’nın uzun süredir aradığı çift yönlü orta saha oyununu bulacak gibi gözüküyor. İlk on bir seçiminin tek eleştirilecek tarafı Hoca’nın Stoch konusunda ısrarı. Haftalardır Stoch’un uyum sorunu çektiğini ve her ne kadar ilerde top tutsa bile, son paslarının top kayıplarına dönüştüğünü görüyoruz. Dia – Niang ikilisi bu sezon maç başına 3 gol averajıyla oynuyor ve takıma ciddi anlamda katkıda bulunuyor. Hoca’nın kanatlarda Stoch – Dia ikilisiyle başlamak istediği bir gerçek, fakat defansif olarak Fener’in 18 gol yemesi böyle bir riski almasını engelliyor. Ayrıca Dia’nın sağ kanatta oynadığı zamanlarda Gökhan’ın kesinlikle ileriye çıkmaması gerekiyor; bu ikilinin hem uyumu açısından hem de Dia’nın defansif zaafları yüzünden kaybedilen toplarda sağ kanat boş kalıyor.

Yobo hafta içinde “esas problem Fener’in sol kanatı” demiş. Ne kadar haklı olduğunu İbrahim Akın’ın sol kanattan yakaladığı ve cömertçe harcadığı pozisyonlardan gördük. Caner canla başla çalışan fakat son derece verimsiz oynayan bir futbolcu. Sol bek olmamasına rağmen Galatasaray döneminden beri bu pozisyona alışmaya çalışması bir bahane olabilir. Fakat maç boyunca kendisine gelen bir çok topu önce düzeltip, sonra gerilip taça ya da auta atmasının hiç bir mazereti olamaz. Maçda asist yapan Mehmet Topuz’da beklenen formuna bir türlü ulaşamıyor. PES oynarken top size gelmeden ne yapacağınıza karar vermezseniz ya top kaybı yaşarsınız ya da çok tehlikeli bir kontra atak. PES’de yaşananların aynısını Mehmet Topuz’un ve Caner’in yaptığını görüyoruz. Özellikle maçın ikinci yarısında bir çok rakibi az adamla yakaladığı pozisyonların bu oyuncuların yanlış ve geç verilmiş tercihlerinden dolayı harcandığını gördük.

Maç bir çok konuda sürprizlerle doluydu. En büyük sürpriz hiç şüphesiz Fransız gol kralı Niang’ın Guiza’yı hatırlatan performansıydı. Kaleciyle karşı karşıya pozisyonlarda kaçırdığı goller, 18’in dışında yaptığı top kayıpları ve penaltı kaçırışı maçın kafa kafaya gitmesinde en büyük etkendi. İBB’de ise İbrahim Akın’ın kaleciyle karşı karşıya atamadığı goller skoru belirledi. Niang’ın kötü performansına karşılık, atılan goldeki katkısı, hücum presleriyle rakip defansını zorlamalarıyla alışılandan çok farklı bir Cristian vardı sahada. İBB tarafından bakarsak maçın genelinde çok etkili alan savunması yaptığını, Fener’in beklerinin bir çok kez top çevirip kaleci Volkan’a dönmelerinden görebiliriz. Alex, Niang ve Stoch’a adam adama defanslarıyla bu oyuncuları çok iyi etkisiz hale düşüren Abdullah Hoca’nın tek beklemediği performans Cristian’dan geldi. İBB’nin bu şekilde oynadığı kontra atak sisteminde Tum yerine İskender gibi hızlı oyuncularla başlaması gerekiyor. Maç boyunca Tum’un İBB’nin geliştirdiği ataklarda çok yavaş kaldığını ve sık sık ofsayta düştüğünü gördük.

Fenerbahçe bu sezon ilk defa tek gollü bir galibiyet aldı. Kasımpaşa ve Buca gibi gol atmakta sıkıntı çeken rakiplerinden toplam 4 gol yiyen Fenerbahçe, aynı zamanda gol yemediği üçüncü galibiyetini aldı. Maç boyunca yaşanan bu sürprizlerle herşeye rağmen rakiplerinin birbirleriyle oynayacağı bir haftada büyük bir avantaj elde etmiş oldu.

Öne Çıkanlar: İbrahim Akın, Cristian, Gökhan Gönül, Gökay

Avrupa’dan Notlar:

  • Berbatov Blackburn karşısında 5 gol atarak Premier Lig tarihinde 5 gol atan 4. futbolcu oldu.

2 yorum:

by yigit dedi ki...

ah ibo ah atsaydın o golleri iddaa kuponumda tutacaktı ama hocamın dediklerinede katılmamak mumkun değil.ellerine yüreğine sağlık

Lacorte dedi ki...

Gaziantep eger Kayseri gibi sabirli olabilirse, suanki Kayserispor gibi gelecegin yildiz kadrosunu kurabilir..

Fenerbahce ise gunu kurtarmaya devam ediyor. Bakalim...